ECRİM İLE

Azıcık dizi tavsiyesi vereyim dedim.Hazır yaz tatili ve ramazanken boş boş yatarken malum tüm dizileri izleyip bitiriyoruz.Ya da filmleri.Kısacık bir dizi Mozart in the jungle ama şayane -şahane- bir dizidir.İzlerken bölümleri ard arda açmış hiç ara vermemiştim ben. Özellikle Glee gibi dizileri sevenler daha çok beğeniceklerdir.Biraz müzikal türünde Mozart in the Jungle.Biraz mı dedim tamam baya müzikal hatta türü müzikal.Ama içinde dostluk,aşk,gerilim,“ay noldu şimdi ya” kısımları var. Dizinin konusuna azıcık değinirsek bir senfoni orkestrasının yaşadıklarını anlatıyor.Her birine tek tek değiniyorlar emin olun.Ama içlerinden iki kişi var ki en çok onları görüyoruz.Orkestra Şefi ve obuacı. Emin olun diziyi izlerken o kadar çok öğreniyor ve şaşırıyorsunuz ki.Neyse ben daha fazla konuşmayayım.Yarın yeni bir diziyle gelirim. NOT: Rodrigo’nun saçları diyorum.İzleyenler demek istediğimi anlıyıcaklar.

Kitabın Adı: Sıfır Noktasındaki Kadın Yazarın Adı:  Neval El Saddavi Sayfa Sayısı: 112 Yayınevi:  METİS Yayınları Sıfır Noktası Neresidir?Dünyanın herhangi bir köşesinde herhangi bir insan sıfır noktasında kıskıvrak bekliyor. Umutsuz, çaresiz, ölümle yaşam arasındaki sınırda. Neval El Seddavi, ölüm hücresinde Mısırlı fahişe Firdevs'le konuşuyor. Firdevs'in anlattığı yaşam öyküsünü aktarıyor bize. Bu dünyada kadın olmanın, "fahişe" olmanın ne anlama gelebileceğini okuyoruz bu yaşam öyküsünde.Sıfır noktası neresidir? Merhabalar! O kadar uzun zamandır bloga yazı yazmıyorum ki kendimi çok paslanmış hissediyorum.Ve açıkçası önceden karşınızda ne kadar rahatsam şimdi o kadar gerginim ki anlatamıyorum.Sanki bir mülakata girmişim gibi hissediyorum.Umarım kelimelerimden bu gerginliği anlamaz ve de önceden nasıl hissettiriyorsam size öyle hissettiririm yine. Öncelikle bu gün blogumun temasına -genellikle okuduğum kitaplara- uymayan bir kitapla karşınızdayım

AİLE GÜÇTÜR Köken Vampir ailesi bin sene evvel birbirlerine bir söz verdi. Her zaman ve sonsuza dek bir arada kalacaklardı. Ama verilen sözleri tutmak ölümsüzken bile kolay değildi. Yıl 1766. Klaus, Elijah ve Rebekah Mikaelson kasırgada yerle bir olan şehirleri New Orleans'ı aradan geçen kırk dört yıl içinde adeta yeniden inşa edip eskisinden de görkemli bir hale getirmişlerdir. Cadılar bataklığa çekilmiş, kurtadamlarsa arkalarına bakmadan kaçıp gitmiştir. Ama bu kadarı Klaus için yeterli değildir. O kral olmak, şehre kraliçesi ile birlikte hükmetmek ister. Ve nihayet en çok arzuladığı şeyi gerçekleştirecek bir cadı bulur ama cadının niyeti Klaus'u kullanarak ölmüş atalarını diriltmek ve New Orleans'ı geri almak için bir savaş başlatmaktır. Mikaelson kardeşler cadıların bu hamlesini savuşturmak için güç birliği yapsa da kesin olan bir şey vardır: Çok kan dökülecektir.     MERHABALAR! 2015'in son aylarında Go! Kitap The Originals Yükseliş adlı kitabı biizi