Dönüşüm - Franz Kafka | Kitap Yorumu


Kitabın Adı: DÖNÜŞÜM
ORJİNAL ADI:Die verwandlung
yazarın adı: FRANZ KAFKA
yayınevi: İŞ BANKASI YAYINLARI
Franz Kafka'nın 1915'te yayımlanan Dönüşüm adlı öyküsü, yazarın, anlatım sanatının doruğuna ulaştığı bir eseridir. Küçük burjuva çevrelerindeki yozlaşmış aile ilişkilerini en ince ayrıntılarına kadar irdeleyen bu uzun öykü, aynı zamanda toplumun dayattığı, işlevini çoktan yitirmiş kalıplara bilinç düzeyinde başkaldıran bireyin tragedyasını çarpıcı bir biçimde dile getirir. 

MERHABALAR!


Nasılsınız bakalım blog ahalisi? İyi misiniz? Umarım iyisinizdir,görüşmeyeli en azından.Yazmayı o kadar çok özledim ki.Bir an önce üstümden şu "sorumluluk" hissini bırakıp blogla ilgili geri dönmek istiyorum ama ne kadar denersem deniyeyim tam dönemiyorum.Ve tam da bırakamıyorum.Resmen araftayım arkadaşlar.Zira fark ettiyseniz diğer bloggerlarında olayı bu şekilde gibi gözüküyor.Herkes bir bırakma derdine girdi şu günlerde.Eskisi kadar "kitap bloggerı" göremiyorum ben ortalıkta.En azından eskilerden göremiyorum.Yeni de bir çok vardır belki.Araştırmakla alakalı tabii her şey.

Düşündüm de ne zamandır kendim gibi bir yorum yazmamışım.Şöylee güzel gülerek ve de güldürerek bir yazım yokmuş ne zamandır.Yazmak lazım değil mi artık ? Güzel kitaplar okuyup artık sizlerle paylaşmalıyım bence.Ne kadar okuma tarzım değişmiş olsa da.Eh beraber değişiriz artık.Ben değişirim siz de "haydi şu kızla okuyalım bir" dersiniz belki?? Fena olmazdı ha.Hatta mükemmel olurdu.Önceden Fatma'yla çok okuyorduk beraber -kendisi kitapsayfalarii.blogspot.com- Neden bıraktık? Çünkü hayat bizi ayırmıştı....

Ay yine çok konuştum.Neyselerle dolsun istemiyorum sayfa durun başlayıcam şimdi yoruma geldim geldim.

-Yorum başlangıcı.-

Öhüm öhüm.

Gregor Samsa bir gün yatağında uyanır.Yatağında uyanır uyanmasına da başını kaldıramıyordur kolları deseniz kolları insan kolları gibi bacakları da insan bacağı gibi değildir.Uyandıktan sonra yavaş yavaş anlamaya başlar.Gregor Samsa bir tür böceğe dönüşmüştür.Ailesinin borcundan ve de ailesinin geçiminden sorumlu olan gencimiz nasıl kalkacağını ve bu görünüşüyle nasıl işe gideceğini düşünmektedir.

Ana hatlarıyla konumuz bu okuyucu.Zaten 70 küsür sayfacık kitap.İnan eğer sıkılmazsan "aaa ouuu neler olmuş" diyerek okursan hızlı hızlı bitiyor kitap.Ama "ay dur 10 sayfa okuyayım yarın da 10 al işte sana bir haftada biter" dersen hem konudan uzaklaşır hem de afffedersin ama kitabı da b*k edersin.Çünkü kitabın 70 sayfaya sığmasının bir amacı var.Kitap felsefik bildiğiniz.Okuyorsunuz okuyorsunuz her sayfada farklı bir anlam kazanıyor cümleler.Her cümlenin altında farklı bir anlam da yatıyor.

Şimdiii kitabın esas eleştirisine gelicek olursam.Açıkçası kitabı beğendim.Tabii beğenmemek ne haddime 1915te Franz Kafka git ver yayınlanmasını iste.Yani kitap beni de dedemi de ezer geçer.Ama madem sen yazıyorsun -resmen ölüyle konuşuyorum ışık içinde yatsın rahmetli- ne tür bir böceğe dönüştüğünü söyle.İnsanların duygularını daha net ifade et dimi.Hep  bir gizem hep bir sis.

Ay resmen yazarken yoruldum arkadaş.İncecik kitaba döktüre döktüre hal oldum.Demem o ki kitap çok güzeldi güzel olmasına da yazarın yapmış olduğu gizem beni boğdu.Yine de merakla okudum mu? Okudum.O yüzden bu dediğimi de yutar giderim.Teşekkürler...


BİR SONRAKİ YAZIDA GÖRÜŞMEK ÜZERE!

  Sevgiler,

Vera
Beni buralarda da bulabilirsiniz;

Yorumlar

  1. Okumayı çok istediğim kitaplardan biri diyebilirim :) Ama bir türlü sıra gelmedi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İncecik bir kitap gerçekten.Ben de o kadar çok söyleniyordu ki ondan okudum :)

      Sil
  2. Teşekkür ederim ^^
    Aslında ayda bir böyle kitaplar okumak gerekiyor ve dediğin gibi bir süre geçtikten sonra insanın aklında kitap pekişiyor.

    YanıtlaSil
  3. Bu kitabi okuyali 10 sene felan olmustur ama hala favori kitaplarim arasindadir. 1915 te yazilmasina ragmen hala guncelligini kodudugunu dusunuyorum. Alt metni gercekten insani etkiliyor.

    YanıtlaSil
  4. Merhabalar,

    Franz Kafka okumayı kişisel gelişim için çok faydalı buluyorum. Çağımızın en büyük yazarlarından biri olan Franz Kafka eserlerinde insanların kendilerine yabancılaşmasını, yalnızlığını ve korkularını ele almıştır. Franz Kafka’nın Milena’ya Mektuplar’ından derlediğim yirmi alıntıyı okumanız için ben de sizinle paylaşmayı çok isterim: http://www.ebrubektasoglu.com/yazi/kafkanin-milenaya-mektuplarindan-20-etkileyici-alinti/ şu cümle pek çok insan gibi benim de aklıma yer etmiştir:
    -Benimle onun arasında kaldıysan, onu seç Milena!
    +Neden?
    -Çünkü beni gerçekten sevseydin, seçenek olarak görmezdin.

    Güzel okumalar dilerim,
    edebiyatla ve sağlıkla kalın.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Keşf-i Blogger Etkinliği

Dizi Yorumları : Cunning Single Lady

Dizi Yorumları : Man From The Stars (You Came From Stars)