Dört Kısacık Saniye - K.A.Tucker | Kitap Yorumu

35229513
Kitabın Adı: Dört Kısacık Saniye
Orijinal Dil: Four Second To Lose
Serinin Adı : Ten Tiny Breaths  (#3)
Yazarın Adı: K.A.Tucker
Yayınevi: Hyperion Kitap 

Bir striptiz kulübünün sahibi olmak, pek çok adamın hayal ettiği türden bir fantezi değil.Uzun çalışma saatleri,iş yerinde bir tımarhane koğuşu ayarlamayı gerektirecek kadar çok sorunu olan çalışanlar ve ensesinden ayrılmayan polisler sayesinde yirmi dokuz yaşındaki Cain;çalıştırdığı kadınların hayatını kurtarmak gibi,pek dedile getirmediği bir amaçla başladığı işin geleceğinden endişelenmektedir. Ve sonra sarışın,ela gözlü Charlie Rouke kapısından içeri girer ve her şey gerçekten de karmakarışık hale gelir.Cain,“personeli ile ilişkiye girmeme”konusunda sıkı bir kural uygulamaktadır.Fakat Charlie’nin etrafında olmak,Cain’in otokontrolünü zorlamaktadır…ve bir kadın bunu başaramayalı uzun zaman olmuştur.
Yirmi iki yaşındaki Charlie Rouke’un, artık çok geç olmadan önce ortadan kaybolabilmek için kısa zamanda çok fazla para bulması gerekmektedir. Erkekler için elbiselerini çıkarmak midesini bulandırsa da Charlie, en azından oyunculuk ve dans konusundaki yeteneklerini değerlendirebildiği tesellisiyle avunmaktadır. Ve her ne kadar dansçı arkadaşları; samimi bir şefkati olan, seksi ve incelikli patronlarını kafeslemeye çok hevesli olsada bu, Charlie’nin umurun da değildir. Zaten ne gerçekte Charlie Rouke diye birisi vardır ne de onu oynayan kızın romantizme ayıracak vakti… Ne yazıkki Charlie, kısa zamanda Cain için bir şeyler hissetmenin kaçınılmaz olduğunu ve bu hislerin karşılıksız olmayabileceğini keşfeder. Fakat kendisinin ne işlere bulaştığını öğrendiğinde Cain’i kaybetmek, kendisini bekleyen her türlü cezadan daha acıverici olacaktır.

MERHABALAR!
  En çok sevdiğim contemporary, new adult yazarlarından biriyle karşınızdayım: K.A.Tucker! Resmen şu ana kadar sadece ve sadece dört kitabını okumama rağmen dilini, yazış tarzını, kurgularını ve karakterlerini severek okuyorum. Umarım bundan sonraki okuduğum kitaplarını da aynı sevgiyle okumaya devam ederim.Eğer serinin birinci ve ikinci kitabı hakkındaki yorumlarımı okumak isterseniz ve "aaa ilk iki kitabı neymiş" diye öğrenmek isterseniz aşağıya bırakıyorum.
  Birinci ve ikinci kitap Clearly kardeşlerinin yaşadıklarını, aşkı bulmalarını anlatıyordu.Ben ne kadar iki kitaba da düşünceyle yaklaşmış olsam da iki kitabı da çok beğenerek okumuştum,bitirdikten sonra bayağı da beğenmiştim. Zaten üçüncü kitabı okuma kararım da böyle başladı. Seri aslında ne kadar birbiriyle bağlantılı olmasa da o kadar birbiriyle bağlantılı; şöyle ki serinin ilk kitabında büyük abla Kacey hayatından kaçmak ve para biriktirmek için bir striptiz klübünde barmeid olarak işe başlıyordu ve o klübün sahibi Cain'in üçüncü kitapta yani Dört Kısacık Saniye de aşkı bulmasını okuyoruz. Kitapların ne kadar absürd ve gerçekten +30 bir konusu varmış gibi dursa da inanın bana o kadar da değiller. Hatta sizi rahatsız etmeyecek, kendini sevdirecek bir yaş ortalaması var. Seriyle ilgili çok konuştum şimdi de üçüncü kitabımızla, Dört Kısacık Saniye'yle ilgili konuşmak istiyorum. 
Yukarıda da bahsetmiş olduğum gibi kitabımız Cain'in aşkı bulmasıyla başlıyor fakat Cain öyleee yıkık dökük bir özgeçmişe sahip ki ne kadar okursanız okuyun bir türlü aşk safhasına gelemiyorsunuz. -Hatta bazen o kısımlar sıkadabiliyor- Ardından da Cain'den daha yaralı olan Charlie ile tanışıyoruz. Allah'ım! Cain'e dedim o kadar belalı, yıkık dökük diye ama beterin beteri var. Bunun kanıtı ise Charlie,çünkü esas kızımız üvey babası tarafından uyuşturucu satıcılığı yaptırılmaya zorlanıyor. Siz de şaşırdınız değil mi! 

her düşündüğümde yüz ifadem bu şekilde oluyor...
  Spoilersiz olarak anlattığım kitabın konusu bu kadardı. Artık kitapla ilgili diğer düşüncelerime gelebilirim. Öncelikle Charlie karakterini başta sevmiş olmama rağmen kitap ilerledikçe esas kızımızın salaklaştığını, delirdiğini okuyoruz ve bu beni de delirtiyor! Neden tüm yazarlar esas kızları başta harika, emsal alınacak insanlar gibi gösterip sayfalar ilerledikçe saf ve muhtaç insanlara dönüştürüyorlar anlayamıyorum! Charlie dışında zaten kitaba olan sevgimi ciddi şekilde yansıttığımı düşünüyorum.Hatta biraz sonra ekrandan çıkıp size "okuyun,okuyun!" diye bağırıcakmışım gibi hissediyorum.

  Huh! Birazcık daha yazarsam okumayıp kaçıcaksınız diye korktuğumda yorumu burada bitirmeye karar verdim.Ama sizde benim gibi iflah olmaz bir romantik okuyucuysanız yahut new adult, contemporary türlerine sadıksanız bu kitabı,bu seriyi okumalısınız. Eh zaten saydıklarımdan biriyseniz siz de benim gibi okumuşsunuzdur bile.

BİR SONRAKİ YAZIDA GÖRÜŞMEK ÜZERE!

  Sevgiler,
Ecrin
Beni buralarda da bulabilirsiniz;

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Keşf-i Blogger Etkinliği

Dizi Yorumları : Cunning Single Lady

Dizi Yorumları : Man From The Stars (You Came From Stars)